‘A’ DİYEN ‘B’ DEMEK ZORUNDA DEĞİLDİR, ‘A’NIN YANLIŞ OLDUĞUNU DA BELİRTEBİLİR- Halil Bolan

FEA BR01  14 Ağustos 1956… Bugün Bertolt Brecht’in ölüm yıldönümü… Argasdi’nin bellek sayfasında konuğumuz olan   büyük ustayı bir kez daha saygıyla anıyoruz.

Bertolt Brecht (10 Şubat 1898 Augsburg – 14 Ağustos 1956 Berlin), 20. yüzyılın en etkili Alman şairi, oyun yazarı ve tiyatro yönetmeni olarak bilinir. Oyunları, pek çok ülkede olduğu gibi ülkemizde de amatör ve profesyonel ilerici tiyatrolar tarafından sahnelenmiştir. Epik tiyatronun, diğer bir deyişle “Diyalektik Tiyatro”’nun kurucusudur. Brecht kendisini “komünist” olarak tanımlar.

Epik tiyatro, siyasal amaçlı bir tiyatro düşüncesidir. Bertolt Brecht’in  MarksizmLeninizm etkilenimiyle oluşturduğu ve seslendiği seyirci kitlesini de emekçi sınıf olarak belirlemiş bir kuramdır. Asıl amacı tiyatronun; yalnızca lüks olarak toplumun elit kesimlerine hitap ediyor oluşu değil, aynı zamanda sıradan halkın sorunlarını da konu edinebilen bir anlayış üzerine kurulu olabileceğini göstermektir. Brecht tarafından bilim çağının tiyatrosu olarak değerlendirilen epik tiyatro, kapitalizm ve sınıflı toplum eleştirisi yapar; oyunlar bir devrimin gerekliliğini çoğu kez doğrudan işaret etmese bile varolan sistemin olumsuzlanması yoluyla, seyircisini başka alternatifler üzerine düşünmeye çağırır. Zamanına göre oldukça yeni, deneysel ve ilerici özellikler taşıyan bu biçim, tiyatronun uyutucu ve rahatlatıcı etkisi yerine seyirciyi uyarmayı ve karar vermeye çağırmayı hedefler, kadercilik yerine eyleme geçip değiştirmeyi önerir.  “Epik Tiyatro, insanların birbirlerine karşı davranışlarındaki toplum ve tarih açısından önemli, yani tipik nitelik taşıyan kesitlerle ilgilenir… İnsan davranışlarının değişebilirliği, insanın kendisinin ise bazı ekonomik-politik koşullara bağlılığı, ama bu koşulları değiştirme gücüne de sahip bulunduğu sergilenir, Epik Tiyatroda.” (Brecht, Epik Tiyatro, s.167-168) Brecht buna tiyatronun tarihselleşmesi diyordu.

Brecht, savaş çığlıklarının atılmaya başlandığı zaman, daha okulda iken  “Anavatan için ölmek hoş ve onurludur” sözü üzerine yazdığı bir kompozisyonda “Anavatan için ölmek hoş ve onurludur sözü, yalnızca boş kafalıların rağbet ettiği bir propaganda sloganıdır” cümlesi ile savaşa karşı tavrını net bir şekilde koymuştur. Bu tavır, barış için savaşmak gerek düşüncesiyle birleşerek oyunlarında olduğu gibi şiirlerine de yer bulmuştur: “Ama barış ağaç değil, ot değil ki yeşersin / Sen istersen olur barış, istersen çiçeklenir / Bir tabiat kanunu değildir savaş / Barışsa bir armağan gibi verilmez insana / Savaşa karşı barış için / Katillerin önüne dikilmek gerek / “Hayır yaşayacağız” demek.

1933’te Naziler’in iktidara gelmesi ile birlikte hem dünya tarihinde hem de Brecht’in hayatında belirleyici olacak olan korku dolu yıllar başlamış oluyordu. 1935’te eserleri Naziler tarafından yakıldı. 1939’da ise vatandaşlıktan çıkarılmıştı. Eserleri yasaklanmıştı. Reichtag yangınından sonra Almanya’dan kaçan Brecht, bu tarihten sonra İsviçre, Danimarka, İngiltere, İsveç, SSCB ve ABD’ye gitti.1949’da ise hayatının son yıllarına  kadar kalacağı Doğu Berlin’e  döndü.

Kafkas Tebeşir Dairesi Brecht’in en uzun oyunudur ve asıl öyküden farklı birçok öyküyü içerir. Oyun ön-oyunda ortaya atılan bir erdemin, tarihsel ve imgesel bir düzenleme içerisinde olabilirliğini hatta evrimini sergiler. Seyirciler öyküde geçen herhangi bir insan olabilirler. Bütünlüklü dünyaları, değerlerinin çelişik karşılıklar bulduğu dünyada çözülmeye terk edilir.

Kafkas Tebeşir Dairesi, Broadway canlılığı ile sergilenen ama Broadway karşıtı bir dramaturji anlayışı içeren bir oyun olarak nitelendirilir. Metalardan, müzikallerden, stilizasyonlardan yararlanılabileceğini, zaten oyunun da bu havada yazıldığını, ancak asla bir Broadway prodüksiyonuna dönüşmemesi gerektiğini savunur Bertol Brecht.

 

* Stilizasyon (yalınlaştırma, üsluplaştırma yöntemi), grafik tasarımda sık kullanılan yöntemlerden birisidir. Nesne, karakterine bağlı olarak, amaca uygun biçimde yalınlaştırılır. Böylece eşyanın karakteri daha yalın, daha anlamlı ortaya konmuş olur.

Kaynaklar

http://bit.ly/2sJvsJt

http://bit.ly/2rGUK6b

https://www.antoloji.com/bertolt-brecht/