Baraka’nın “Alternatif Medya” Değeri Güncellendi

Baraka Kültür Merkezi’nin kuruluşundan bu yana kolektif olarak oluşturduğu ve eylem ve etkinliklerinde, kültürel mücadelesinde temel prensip olan değerleri, yeniden ele alınarak güncelleniyor.

Baraka’nın “Medya”ya eleştirel bakışını ve “Alternatif Medya” anlayışını ele alan “Alternatif Medya” başlıklı değeri de bu bağlamda, toplantılarda yeniden masaya yatırılıp kolektif olarak tartışılarak güncellendi…

alternatif medya görsel

 

Hayatımızın birçok alanına yayılan özelleştirme, piyasalaştırma ve ticarileştirme ile birlikte gittikçe güçlenen sermaye; medya alanında ele geçirebildiği veya baskı kurabildiği kuruluşlar eliyle, halkın haber alma hakkını kendi bakış açısına göre yönlendirmektedir. Günümüzde, kamusal bilgi, tamamen özel mülkiyetin kontrolüne geçmiştir. Örneğin; paralı televizyon kanalları, TV programları, internet paketleri, internetten paralı üyelik siteleri ticari mantığın ürünleridir. Baraka, yayıncılığın ticarileştirilmesine karşıdır; kamu yararına ve kamu yayıncılığını savunur, bilgiye erişimin demokratikleştirilmesi, herkesin parası kadar değil istediği kadar bilgiye ulaşabilmesi gerektiğini vurgular; diğer bir deyişle bilgiye ulaşımın, tamamen ticari mantıktan arındırılmış bir şekilde var olması gerektiğini düşünür, bilginin alınıp satılması değil, paylaşılması gerektiğinin altını çizer ve bu anlayışla hareket eder. Bu bağlamda yayıncılık kamu tarafından ve kamu yararına yapılmalıdır.

Egemen medya, iktidarların ve şirketlerin politikaları güdümünde varlığını sürdürmektedir. Medya emekçileri, bu politikalar neticesinde güvencesiz çalıştırılmakta ve sosyal haklardan mahrum bırakılmaktadır. Halk ise egemenlerin çıkarlarına göre hazırlanmış programlara ve yazılara kısacası gereksiz ve hatta yanlı(ş) “bilgi bombardımanına” maruz kalmaktadır. Tam da hâkim ideolojiye uygun bir şekilde emekçi düşmanı, cinsiyetçi, ırkçı, homofobik haberler ve programlar üretilmektedir. Baraka, görsel-işitsel medya ve yazılı basının demokratikleştirilmesi ve içeriğinin sermayenin çıkarlarına göre değil, halkın haklarına göre düzenlenmesi için mücadele eder. Aynı zamanda, iktidar ve şirketlerin değil, halkın denetiminde olan alternatif medya araçlarını yaratmayı, var olan alternatif medya unsurlarını da desteklemeyi kendisine görev bilir.
Egemen medya, verili sistemin devamlılığını sağlamak ve/veya belirli çıkar gruplarını kollamak maksadıyla hareket ettiği için, kapitalizmin en olumsuz ilişkilerinin tamamını (sigortasız, sosyal haklardan mahrum insan çalıştırma, kadınlara ayrımcılık ve tacize varan aşağılama, maaşların gününde ödenmemesi, bazı durumlarda eksik ödenmesi, fazla mesainin görmezden gelinmesi vb…) bünyesinde barındırır. Baraka, bu ilişkiler içerisinde ezilen basın emekçileri ile dayanışmaya ve onların yaratıcı potansiyellerinin uğradığı haksızlığa tepki göstermeye önem verir. Bu bağlamda Baraka, haberlerin mecburi bir otosansür ile medya patronların isteği doğrultusunda şekillendiğini göz önünde bulundurur, uygulanan baskının medya emekçilerinin yaratıcı potansiyelini körelttiğinin altını çizer ve medya sermayesi (patronu) ile emekçisi arasındaki farkı gözetir.

Baraka, şirketlerin medyası ile halkın ve kâr amacı gütmeyen örgütlerin yarattığı ve yaşattığı alternatif medya arasındaki farkı görür, açıkça alternatif medyanın tarafını tutar. Şirketlerin medyasına şüphe ile yaklaşır, alternatif medyayı önemser. Tüm bunların bilinciyle,topluma ulaşmak için alternatif medya ile dayanışıp, alternatif medyadan destek alan Baraka, kendi iletişim kanallarını oluşturmak yolunda da çaba harcar. Bunlar, bildiri dağıtımı, afişleme, pankart asma, broşür dağıtma, birebir iletişim kurma gibi yöntemlerdir. Ayrıca Baraka, reklam almadan sürdürdüğü dergi, web sitesi ve sosyal medya hesapları ile de kendi medyasını oluşturur. Baraka, hayatın diğer alanlarında olduğu gibi medyada da tarafsızlığın olamayacağını, sınıflara bölünmüş olan bu düzende ezilen sınıftan yana taraf olmak gerektiğini vurgular.  
Baraka, kendi kanallarından ulaşamadığı insanlara ulaşmak için egemen medyada bulunmayı da reddetmez. Ancak bunu yaparken egemen medyanın bakış açısına dahil olmamaya özen gösterir ve medyatik olmayı hedeflemez. Ayrıca bu çerçevede demeç ve röportaj vereceği medya konusunda da seçici davranır; örneğin faşist fikirlerin ön plana alındığı bir medyaya röportaj vermez. Medya konusunda hafıza oluşturur ve varlığının meşruluk kazandıracağı olumsuz medya örneklerine katkı sağlamaz.