BARAKA KÜLTÜR MERKEZİ LARA BEACH’DE EYLEM YAPTI

BARAKA KÜLTÜR MERKEZİ LARA BEACH’DE EYLEM YAPTI

 

 Baraka Kültür Merkezi aktivistleri, sahillerin özel sermayeye verilmesine ve büyük betonarme oteller yapılarak doğanın talan edilmesine karşı kamu oyu yaratmak ve yetkilileri uyarmak amacıyla bir eylem gerçekleştirdi. Üç yıldır sürdürülen “beleşe denize girme” eylemleri ile halkın denize girme hakkını vurgulayan Barakacıar, bu kez de Lara Beach’de eylem yaparak Vakıf mallarının özelleştirilmesine dikkat çekti.

 

Dernek üyelerinin yanı sıra halktan kişilerin de destek verdiği eylemde Lara Beach bölgesinde yapılan inşaatın çevreye verdiği tahribat ve denizde yarattığı kirlilik yakından gözlemlendi. İnşaatın önünde basın açıklaması yapan eylemciler daha sonra plaja inerek denize girdiler. Bir yıl sonra otel tamamlandığında girişte fahiş paralar isteneceği belirtilerek denizlerimize sahip çıkmamız gerektiği vurgulandı. Eylemde okunan basın açıklaması ise şöyle:

 

 

DENİZLER HALKINDIR ÖZELLEŞTİRİLEMEZ!

 

Bu gün burada “denizler halkındır, özelleştirilemez” demek ve en temel Anayasal haklarımızı savunmak için toplandık.

 

Baraka Kültür Merkezi olarak, duyarlı kişi ve örgütlerin de desteğiyle, üç yıldan beridir beleşe denize girme eylemleri yapmaktayız. Bu eylemlerimizle, sahillerimizin parsellenerek halkın denize girme hakkının engellenmesini protesto ediyor, devlet ve belediye yetkililerini göreve çağırıyoruz. Plajlarda verilen hizmetlerin ücretlerinin çok yüksek olması  ve hizmetlerin bedelinin girişte alınması yasalara aykırıdır, suçtur ve denize girme hakkının açıkça gasbedilmesidir.

Anayasa’nın 38’inci maddesi “yurttaşların yüz metrelik kıyı şeridi içerisine girmesi kimse tarafından engellenemez ve giriş ücrete bağlı tutulamaz” demektedir. Plajların Kullanım ve Denetimi Yasası’nda da; yurttaşların plajlara girmesinin kimse tarafından engellenemeyeceği ve plajlara girişte yurttaşlardan herhangi bir ad ve koşul altında ücret talep edilemeyeceği belirtilmektedir. Yasa’ya göre bu kurallara uymayanlar suç işlemiş sayılırlar ve yirmi beş milyon Türk Lirası para ve bir yıla kadar hapis cezasıyla cezalandırılırlar. Dolayısıyla plaja girerken halktan para isteyenler bir suç işlemiş olmaktadırlar. Gelmiş geçmiş tüm hükümetler ve yerel yönetimler de bu suça göz yummaktadır. Özelleştirme karşıtı meşru eylemlerde sendikacıları göz altına alan, döven polis, söz konusu olan zengin otel ve işletme sahipleri olunca, açıkça işlenen bu suç karşısında sessiz klalmaktadır.

Bu gün eylemimizi burada, Lara Beach önünde gerçekleştirmemizin özel bir sebi de var:

Vakıflara ait olan ve Girne bölgesinde nadir kalan bir halk plajı niteliğindeki Lara Beach, özel bir işletmeye uzun vadeli olarak kiralanmıştır. Bir vakıf malı daha siyasi çıkarlar uğruna elden çıkarılmış ve doğal yapı talan edilerek otel inşaatı başlamıştır. Doğal yapıyı bozmadan halka hizmet veren mütevazi bir tesis, yerini beton yığını devasa bir otele bırakmaktadır. Bununla birlikte kamusal bir plaj daha özelleştirilerek halkın kullanımından çıkarılmaktadır. Bu yıl inşaat halindeki tesis önümüzdeki yıl tamamlandığında, denize girmek için fahiş fiyatlar istenecektir ve halkın denize girme hakkı Lara Beach’te de engellenecektir.

Lara Beach’in özelleştirilmesi, Vakıflar İdaresi’nin, Bakanlar Kurulu’nun ve Meclis’in kararları ile gerçekleşmiştir. Bu yapıların hepsi sermayeyi memnun etmeyi düşünmüş ancak kendi halkının Anayasal haklarını umursamamıştır. 2005’te CTP hükümeti döneminde başlayan işlem UBP hükümeti döneminde tamamlanarak bir vakıf malı daha kamusal olmayan amaçlarla elden çıkarılmıştır. Halkı temsil etmesi gereken Meclis, iktidarıyla muhalefetiyle birlikte bir plajımızı daha sermayeye peş keş çekmekten geri durmamıştır.

Tüm bunların yanı sıra denizlerimiz ve özellikle Girne sahilleri çok ciddi bir kirlilikle karşı karşıyadır. Oteller, sahilleri parselledikleri ve vatandaşı soydukları yetmiyormuş gibi, gereken arıtma tesislerini kurmayarak pisliklerini denizlerimize akıtmaktadır. Hükümet ve yerel yönetimler ise derhal gereken tedbirleri alacaklarına bu suça ortaklık etmektedir.

Yetkilileri sermayeden değil halktan yana taraf olmaya ve plajlarda gereken denetimleri gerçekleştirmeye davet ediyoruz. Ve bir kez daha vurguluyoruz ki denizler halkındır, özelleştirilemez!

 26 Ağustos 2012, Lara Beach