Baraka Kültür Merkezi, Serdar Denktaş aleyhine açtığı ve tazminat alınması ile sonuçlanan davalarla ilgili olarak, süreci ve sonucu kamuoyuna açıklamak maksadıyla 11 Aralık Cumartesi günü Kızılbaş’taki Baraka lokalinde basın açıklaması gerçekleştirdi.
2016 yılında Dağ Yolu’nda yaşanan kaza sonrası katıldığı televizyon programında Baraka Aktivisti Münür Rahvancıoğlu’nun şahsını hedef alan ve Baraka Kültür Merkezi’nin de AB’den para aldığını iddialarında bulunan dönemin Başbakan Yardımcısı ve Maliye Bakanı Denktaş, mahkeme tarafından suçlu bulunarak tazminat cezasına çarptırıldı. Baraka Kültür Merkezi, Denktaş’ın ödeyeceği tazminatın, Sosyal Hizmetler Dairesi Çağlayan Çocuk Yuvası’na, çocukların laptop gibi ihtiyaçlarının giderilmesi amacıyla bağışlanacağını duyurdu.
Oygar: Çirkin İftiralar Karşısında Açtığımız İki Davanın Sonucunda da Denktaş Tazminata Mahkum Edildi. Parayı Çağlayan Çocuk Yuvasına Bağışlayacağız
Basın toplantısında Baraka Kültür Merkezi adına açıklamayı okuyan aktivist Tahsin Oygar,
Aralık 2016’da katıldığı canlı yayında Serdar Denktaş’ın Baraka Aktivisti Münür Rahvancıoğlu hakkında “gençleri provoke etmek ve insanlar üzerinden vandalizm yapmak” gibi çirkin iftiralarda bulunurken, aktivistimizin iş ahlakı ve maaşı hakkında da yalan ifadeler kullandığını hatırlattı. Denktaş’ın Baraka Kültür Merkezi’ni ise “Avrupa Birliği’nden para alarak halkı devletten soğutmak ve olası bir planda halkı ‘evet’e hazırlamak için eylemeleri provoke etmekle itham ettiğini söyleyen Oygar, ithamlar üzerine Denktaş aleyhine iki dava açtıklarını ve bu iki davanın sonucunda da Denktaş’ın tazminat cezasına çarptırıldığını kaydetti. Oygar, davalardan elde edilen tazminatların, Sosyal Hizmetler Dairesi Çağlayan Çocuk Yuvası’na, çocukların laptop gibi ihtiyaçlarının giderilmesi amacıyla bağışlanacağını ifade etti.
Oygar ayrıca, süreç boyunca Baraka Kültür Merkezi’nin avukatlığını yürüten Avukat Cansu Nazlı’ya teşekkür etti. Oygar’dan sonra sözü alan Avukat Cansu Nazlı ise, dava süreçleri ve sonuçlarıyla ilgili ayrıntılı bilgi verdi.
Rahvancıoğlu: “Hem kazalara sebep olan, hem de kendi kabahatini başkalarına yıkmaya çalışanlara bu davalar aracılığıyla karşı duruş sergiledik”
Basın toplantısında konuşan Baraka Aktivisti Münür Rahvancıoğlu, o dönemde bu eylemlerin kazaya sebebiyet veren sorumluların istifası talebiyle yapıldığını, eylemlerin odak noktasında karanlıkta okula gidilmez talebi ve yol güvenliği talebi bulunduğunu hatırlattı. Karanlıkta okula gidilmez talebiyle ilgili olumlu bir sonuç alınmış olsa da, yol güvenliği anlamında halen aynı noktada bulunulduğunu ve söz konusu yolun olayın üzerinden geçen 5 yıllık sürede halen daha tam bir ölüm tuzağı olduğuna dikkat çeken Rahvancıoğlu, “keşke bu canlar hiç kaybedilmeseydi, keşke bu canların kaybedilmesiyle ilgili yöneticiler hesap vermiş olsaydı” dedi.
Rahvancıoğlu, ‘’Ancak en azından hem ihmaliyle böyle durumların yaşanmasına sebep olup, hem de kendi üstlerindeki kabahati başka insanların üzerine yıkma girişimlerine bu davalar aracılığıyla karşı durabilmişsek ne mutlu bize’’ ifadelerini kullandı.
Baraka Kültür Merkezi’nden yapılan açıklamanın tamamı şöyle:
Değerli basın emekçileri ve halkımız,
Bugün burada gerek derneğimiz gerekse de aktivistimiz Münür Rahvancıoğlu tarafından Serdar Denktaş aleyhine açmış olduğumuz davalar ile ilgili olarak kamuoyunu bilgilendirmek amacıyla toplanmış bulunuyoruz.
Hatırlanacağı üzere, karanlıkta okula giderken yaşanan otobüs kazasında kaybettiğimiz iki öğrenci gencimiz ve otobüs şoförü ile ilgili olarak ülkemizde ciddi bir infial yaşanmış ve yaşanan bu olay ile ilgili olarak geniş halk kitleleri tarafından protestolar gerçekleşmişti. Derneğimizin de katıldığı eylemlerde devletin sorumsuzluğu ve işbirlikçi hükümetin yanlış kararları yüzünden kaybettiğimiz canların yarattığı acıların unutulmayacağını ve canımıza mal olan bu düzenin eninde sonunda değişeceğini dile getirmiştik.
Gerçekleşen eylemlerin ardından, bundan tam 5 yıl önce, 7 Aralık 2016 tarihinde, Genç TV’de katıldığı Basın Odası programında Serdar Denktaş, aktivistimiz Münür Rahvancıoğlu hakkında “gençleri provoke etmek ve insanlar üzerinden vandalizm yapmak” gibi çirkin iftiralarda bulunurken, aktivistimizin iş ahlakı ve maaşı hakkında da yalan ifadeler kullanmıştı. Derneğimiz Baraka Kültür Merkezi’ni ise “Avrupa Birliği’nden para alarak halkı devletten soğutmak ve olası bir planda halkı ‘evet’e hazırlamak için eylemeleri provoke etmekle itham etmişti.
Bu söylemlerinin ardından hem Baraka Kültür Merkezi olarak hem de aktivistimiz Münür Rahvancıoğlu tarafından Serdar Denktaş aleyhine iki dava açtık; aktivistimiz tarafından açılan davayı kabul etmemesi üzerine yaptığımız duruşma neticesinde Mahkeme Serdar Denktaş’ı haksız bularak hakkında tazminata hükmetmiş; derneğimiz tarafından açılan dava ise yakın bir zaman önce, Serdar Denktaş tarafından davamızın kabul edilmesi üzerine lehimize sonuçlanmış ve yine Denktaş aleyhine tazminata hükmolunmuştur.
Bu davaların açılmasına sebep olan asılsız iftiralar, karanlıkta okula giderken yaşanan kazada kaybettiğimiz gençler için yapılan protestolar üzerineydi; tam da bu yüzden söz konusu davalardaki tavrımız hem derneğimiz hem de aktivistimiz açısından maddi/parasal değil tamamen politik olmuştur.
Bu sebeple, gerek derneğimiz gerekse de aktivistimiz olarak her iki davada da Mahkeme tarafından hükmolunan parayı Sosyal Hizmetler Dairesi Çağlayan Çocuk Yuvası’na, çocukların laptop ve benzeri ihtiyaçları için bağışlayacağımızı bu basın açıklaması vesilesi ile siz değerli halkımızla paylaşıyor; hukuk mücadelemizde başarıya ulaşmamız noktasında emeğini sonuna kadar ortaya koymış olan değerli avukatımız Cansu Nazlı’ya da sizlerin huzurunda teşekkürlerimizi sunuyoruz.
Baraka Kültür Merkezi
Recent Comments