Ücretsiz Yaz Kursları Bir Direniştir – Onur Bütüner

Eğitim, son 10 yılda daha da rekabetçi ve pahalı hale geldi. Geçtiğimiz her dönemde, gelmiş geçmiş hükümetlerin kamusal eğitimi bir kenara itip sermayenin sahip olduğu okulları teşvik etmesi ile kamu okulları cazibesini yitirmeye başladı. Bunun yanında rekabetçi eğitim sistemi ile sürekli çocuklarımızı kendi aralarında yarıştırarak özel ders ve dershane furyası palazlandıkça palazlandı. Tüm bunlar olagelirken, halkın en temel haklarından biri olan ücretsiz eğitim hakkı hükümetlerin desteği ile sermaye tarafından gasp edilir noktaya geldi. Ayrıca rekabetçi eğitim sisteminin bir getirisi olarak artan özel ders ihtiyacı da yoksul aile çocuklarının nispeten daha iyi durumda olan ailelerin çocukları arasında da fırsat eşitsizliğine yol açtı.

Bunun yanı sıra, özellikle son yirmi yılda artan muhafazakârlaştırma politikaları ile iktidarda olanlar tarafından bilimsel eğitim köreltildi. Eğitimde ihtiyaçlar ile ilgili çalışma yapılmazken, kuran kursları ile başlayan muhafazakâr eğitim politikası ilahiyat koleji ile devam etmeye başladı. Özellikle yoksullaşmanın artması ile bu politikalar hızla büyümekte. Pandeminin ardından hükümetin, halkın yanında bir politika üretmek yerine sermaye tarafından politikalar üretmesi de muhafazakârlaştırma politikalarına çanak tuttu. Çünkü halkın refah düzeyi düştükçe örgütlü kötülük daha kolay yayılmaya başlar. Devlet, okulların tatil olduğu yaz aylarında çocukların ücretsiz bir şekilde katılabileceği ve bilimle, sanatla buluşacağı okul, kurs veya atölye tarzı herhangi bir çalışma yapmayarak adeta çocuklarımızı kuran kurslarına gitmeye teşvik etmektedir. Şu parantezi de açmak da fayda vardır; örgütlü kötülük bilime, sanata düşmandır. Örgütlü kötülük dört bir yandan çalışarak kendi emellerine ulaşmak için çabalamaktadır. Günümüze baktığımızda da başarılı olduklarını görmek mümkün (en azından kendine aydın, demokrat diyen bizlere kıyasla). Takdir edilesi bir uğraş ve organizasyon ile emellerine ulaşmak için çabalamaktadırlar. Bir devlet politikası ve devletin teşkilat gücünü de arkasına alarak ilerleseler de şunu itiraf etmeliyiz ki bu fırsatı bizler verdik. Nasıl mı? Şöyle…

Ülkemizde eğitim sisteminde ciddi eksiklikler var biliyoruz. Özellikle de yaz tatili dönemlerinde çocuklarımızın eğitsel alanlardan uzak kaldığını, devletin çocuklar için yaz aylarında katılabilecekleri kurs/atölye tarzı etkinlikler düzenlemediklerinin ve bundan dolayı yaz tatili dönemi aileler için en sıkıntılı dönemlerden biri olduğunun farkındayız. Çünkü bu dönemde çalışan ebeveynlerin en büyük sıkıntılarından biri de mesai saatleri arasında çocuklarının güvende olup olmadığıdır. Bu durumda da, kuran kursları sosyo-ekonomik düzeyi düşük olan ebeveynler için bir kaçış yolu olmaktadır. Ebeveynlerin bakış açısıyla konu oldukça anlaşılırdır. Sonuçta inançlı ailelerin çocukları camiye gidecektir ve ebeveyne göre orada güvende olacaktır. Kaçırılmaması gereken nokta, somut işlem döneminde olan bir çocuk için soyut konuların öğretildiği dini kurslar, inançsal olarak olmasa da gelişimsel olarak yanlıştır. Bu da ailenin o sırada düşüneceği bir konu değildir. Çünkü ya evde yalnız ve bakıcısız kalacaktır ya da oraya gidecektir. Başka şansı yoktur. Üstelik bu yerler cazibe merkezi haline gelebilsin diye sistem tarafından desteklenmektedir. Dondurmalar dağıtılmakta, çocuk hikaye kitapları basılmakta, ramazan ayında kuran kursuna katılan çocuklara bisiklet hediye etmektedir.

Karşı durduğumuz bir politika, bir eylemlilik, bir plan, program karşısına alternatifini koymadığımız sürece kazanma ihtimalimiz çok düşüktür. İşte sırf bu yüzden çocukların yaz aylarında ulaşabileceği ücretsiz kurslar düzenlemek bir direniştir. Güzel bir gelecek için yapılacak en büyük mücadeledir. Örgütlü kötülüğün karşısına bilimi, sanatı, sporu koyup çocukların gerçek ihtiyacını karşılarken, paralel bir şekilde bilim, sanat ve sporla dolu ücretsiz yaz kurslarının bir devlet politikası haline gelmesi için de mücadele etmeliyiz.

İşte bu yüzdendir ki bir alternatif yaratabilmek, çocukları gerçek ihtiyacı olan etkinliklerle buluşturabilmek adına Baraka Kültür Merkezi sekiz yıldır ücretsiz bir şekilde yaz kursları düzenliyor. Ulaşabildiği kadar çocuğa ulaşıp, onları sanatla, bilimle, sporla buluşturmak için çaba sarf ediyor. Ülkenin dört bir yanından gönüllü eğitmenler gelip destek oluyor. Ülkemizin tüm aydınlarının, özellikle eğitim sendikalarının görevi çocukları yaz aylarında bilimle, sanatla, sporla buluşturmak olmalıdır. Ancak bu şekilde örgütlü kötülük karşısında kazanama şansımız olacaktır. Tıpkı sokakları bırakmadığımız gibi çocuklarımızı da bırakmamalıyız. Çünkü geleceğimizi şekillendirecek olan minik elleri, kalemle fırçayla notalarla buluşturmak bizim boynumuzun borcudur.

WhatsApp Image 2022-07-24 at 01.41.59 (1)