ENTELKÖY EFEKÖY’E KARŞI

 

 


Baraka Kültür Merkezi’nde Eylül ayı filmi olarak “Entelköy Efeköye Karşı” izlenecek. 8 Eylül Cumartesi akşamı saat 20.00’de başlayacak olan film, müzikleriyle de dikkat çekiyor ve çevre-ekoloji temasını mizahi bir üslupla işliyor. Gösterimden önce konu ile ilgili bir sunuşun yer alacağı etkinlikte film sonrasında da katılımcılarla söyleşi gerçekleştirilecek. Etkinlik ücretsiz olup çevre ve ekoloji konularına ilgi duyan tüm halkımız davetlidir.

 

Baraka’nın “Sinemeya seyirci kalmayın” sloganıyla 10 yıldır gerçekleştirdiği “izle tartış” etkinliklerinde, her ay farklı bir konu seçilip film izleniyor ve söyleşi gerçekleştiriliyor. İzlenecek filmi, dernek yöneticilerinin değil film gösterimine katılanların belirlediği etkinliklerde bugüne değin Kıbrıs belgesellerinden Latin Amerika filmlerine, Türk sinemasından İran sinemasına kadar geniş bir yelpazede filmler izlendi.

 

8 Eylül Cumartesi akşamı saat 20.00’de başlayacak olan “Entelköy Efeköye Karşı”, hem ekoloji tartışmalarına vesile olması hem de mizahi üslubu ile müzikal kalitesi bakımından izlenmesi önerilen, kendine has bir Türk filmi. 2011 yapımı olan filmin yönetmenliğini, Dondurmam Gaymak’ı da yönetmiş olan Yüksel Aksu gerçekleştirmiş. Oyuncular ise Şahin Irmak, Mehmet Ali Alabora ve Ayşe Bosse gibi genç ve yetenekli isimler. Ayrıca Bulutsuzluk Özlemi’nin gitaristi ve solisti Nejat Yavaşoğulları da filmde önemli bir rol üstlenmiş. Orhan Kaplan’ın müziklerini yaptığı filmin bazı anlatı sahneleri müzikal özellikler de taşımakta. Brechtyen bir üslupla epizotlara bölünen filmde epizotların aralarına filmdeki olayları yorumlayan, filmin sonuna da kıssadan hisse çıkaran bir müzisyen grubu yerleştirilmiş.

 

Filmin konusu ise kısaca şöyle: Metropolde yaşamanın yarattığı keşmekeşten kurtulup, hep hayalini kurdukları doğayla baş başa bir yaşam sürmek isteyen bir grup ekolojist, Ege’de bir komün köyü inşa ederler. Kentli ekolojistlerin köylerine yerleşmelerinden dolayı çok memnun olan köy halkı, artık hiçbir işe yaramayan tarlalarını, eşeklerini ve eski evlerini değerinden fazla fiyata aldıkları için aktivistleri büyük bir sevgiyle karşılar. Her şey yolundadır, ta ki bölgeye bir termik santral kurulması gündeme gelene kadar… Termik santral ile birlikte eski köylüler ile köyün yeni sakinleri ekoloji aktivistleri arasında ilginç bir süreç başlar ve olaylar karşılıklı protestoyla traji komik bir hal alır.

 

Ekoloji aktivistliği, günümüzde köylülük, doğadan ve kültürel dokudan uzaklaşan yaşam biçimleri, küresel şirketlerin yerel işbirlikçiler eliyle doğayı talan etmesi gibi konuların işleneceği etkinliğe tüm halkımız davetlidir.