8 MART MESAJIMIZ

 

Ülkemizin postallar altında çiğnendiği yetmiyormuş gibi her gün hakarete uğruyoruz. Kendini iktidar gören “erk”ekler; bakanlar, TC yetkilileri, halkımız ve kadınlar hakkında yalan yanlış konuşmaktan, geleceğimizi kirli ellerinde tutmaktan çekinmiyorlar.

 

Dayak, şiddet, aile içi taciz ve tecavüz olayları hızla tırmanıyor ama ülkemize sığınma evi değil camiler ve külliyeler yapılıyor.

 

CTP hükümetinin kadınlara armağan ettiği, yıpranma payını kaldıran ve emekliklik yaşını artıran sözde Sosyal Güvenlik Yasası, UBP hükümetinin Göç Yasası ve Özelleştirme Yasası ile taçlandırıyor. Ve “çiçeklerimiz” olan kadınların boynuna asılıyor.

 

Çok “çağdaş” ülkemizde, İnsan Hakları Mahkemesi kararlarına rağmen eşcinsellerin örgütlenmesi yasak ve eşcinsellik hala suç kabul ediliyor.

 

Sendikalar, kadınları nedense hep mart ayında hatırlıyor. Özel sektörde örgütlenmeyi, insanlık dışı asgari ücrete tepki koymayı, ücretsiz kreş talebini, kadın üyelerini de sendikada aktif olmaya teşvik etmeyi hep erteliyor.

 

Tüm yaşamı çekip çeviren ev kadınları, hiçbir güvencesi olmadan başkalarına mahkum bir hayat yaşıyor. Kimse onları emekçiden saymıyor.

 

Ve bizler, Baraka aktivistleri, elimizden geldiğince mücadele ediyoruz. Gücümüz yettiğince değiştirmeye, dönüştürmeye çalışıyoruz. Ancak susan bir toplumla çok da ileri gidemiyoruz. Bu nedenle 8 Mart’ta başta kadınlar omak üzere herkesi susmamaya çağırıyoruz.  Sesimizi büyütelim, taleplerimizi daha da yükseltelim…

 

8 Mart Perşembe günü saat 16.00’da Pronto önünden başlayacak olan yürüyüşte bize katıl! Özgürlük ve eşitlik için birlikte yürüyelim!