Baraka Kültür Merkezi’nin “Görü?meler, Çözüm ve Bary?” Konusundaki Açyklamasy

 

Bugün itibariyle, gerek Avrupa Birli?i gerekse ABD’nin ada üzerindeki çykarlary, adanyn her iki kesiminde de, çözümden yana görünen revizyonist sol siyasetlerin iktidara gelmesini sa?lamy?tyr. Bundan dolayy, adanyn kuzey co?rafyasynda CTP ve güney co?rafyasynda AKEL hükümete getirilmi?tir. Emperyalizmin yerli i?birlikçisi olan bu iki partinin, mevcut konjektürde halklaryn devrimci bary?y ve devrimci çözümü yerine, emperyalizmin çözümünü ve bary?yny ileriki günlerde gerçekle?tirmeleri hiç de ?a?yrtycy olmayacaktyr.

    

1974’te emperyalizmin çykarlary do?rultusunda adamyza yapylan fiili müdahaleler sonucunda bugün gelinen verili nokta; tam da emperyalistlerin istedi?i gibidir. Di?er bir deyi?le emperyalizmin dikte edece?i “bary?” ya da “çözüm”, aslynda 74’te fiili olarak gerçekle?tirilen müdahalelerin yasalla?tyrylmasyndan ibaret olacaktyr. Bundan dolayy, egemenlerin çözümünün gerçekle?mesi hiç de imkansyz de?ildir.

    

Onlaryn dikte edece?i bary? ve çözüm süreci, halklar açysyndan olasy fyrsatlar yanynda birçok tehlikeyi de baryndyrmaktadyr. Olasy bir yasalla?tyrmada, adaya Türkiye’den getirilen yoksul ve emekçi kesimlerin bir kysmynyn Türkiye’ye geri gönderilmesi söz konusu olacaktyr. Bu da Kybrysly milliyetçili?i ile Türk milliyetçili?inin yükselmesine neden olup, etnik bir ayry?ma ile emekçi kesimleri kar?y kar?yya getirilebilir. Yasalla?an durumda ?öven ve fa?ist çevreler halklar arasy her pürüzü büyütmek için u?ra?acak, gerilim alanlary bulamasalar bile geçmi?te oldu?u gibi bunu kendileri yaratacaktyr. Di?er yandan yasalla?tyrma sürecinin yeni mücadele kanallary sunaca?y, halklaryn ortak mücadelesi için yeni zeminler sa?layaca?y, apolitik halk kitleleri nezdinde bary?çy siyasete me?ruiyet kazandyraca?y, ta?eron devletlerin müdahalelerini synyrlandyrma ?ansy yarataca?y da gerçektir.

    

Yasalla?tyrma sürecinin hayat bulamamasy halinde ise, Kybrysly Türkler ve Kybrysly Elenler arasyndaki milliyetçili?in yükselmesi, ayryly?yn derinle?mesi, TC hegomonyasynyn süregitmesi söz konusudur. Ancak, emperyalist yasalla?tyrma süreci nasyl sonuçlanyrsa sonuçlansyn (yasalla?arak veya bir süre daha ertelenerek) her halükarda milliyetçi/?öven siyasetlerin Türkiyeli / Kybrysly / Kybrysly Türk / Kybrysly Elen / Yunan gibi kimlikleri birbirine kar?y konumlandyrmasy sonucunu do?urmasy ciddi bir ihtimaldir.

    

Her durumda, milliyetçili?e ve fa?izme kar?y devrimci ve synyfsal bir zeminde tavyr koyarken, milliyetçili?in yaratty?y suni gündemler sayesinde neo-liberal politiklaryn rahat bir ?ekilde günlük ya?amymyza yerle?tirilmesinin önünün  açylaca?yny daaklymyzda tutmak gerekiyor. Y?te bu noktada milliyetçilik ve fa?izm kar?ysynda synyf temelli bir tavry, halklar arasynda ?imdiden örgütlemek önem kazanmaktadyr.

    

Önümüze konacak bir emperyalist yasalla?tyrma plany kar?ysynda, bary? güçlerinin “evet”-“hayyr” arasynda ikilem ya?amamasy ve net bir tavyr içine girmesi gerekmektedir. Bu mesele kar?ysynda, “Kybrys sorunu kime ne ifade eder?” sorusu gündeme gelmektedir. Kybrys sorunu çe?itli kesimlere göre farkly tanymlanabilir. Emperyalizm açysyndan bakty?ymyz zaman Kybrys sorunu, çykarlarynyn hukuksal zeminde güvence altynda olmamasy demektir. Halklar açysyndan ise, ya?adyklary adada kendi ya?amlarynda söz sahibi ve özne olamama sorunudur. Bundan dolayy, halklar ve emperyalizm arasynda uzla?maz bir çeli?kinin var oldu?unu söyleyebiliriz. Çünkü Kybrys sorununu halklar çözerse emperyalizmin sorunu, emperyalizm çözerse halklaryn sorunu büyüyecektir.

    

Çizilen bu perspektiften yola çykyldy?ynda, bize dayatylan bir plan kar?ysynda “evet” veya “hayyr” tavry içine girmek, egemenlerin bize dayatty?y iki seçenektir. Bu ba?lamda da geçmi?te oldu?u gibi gelecekte de demokratik kitle örgütleri “evet”çi ve “hayyr”cy diye kutupla?tyrylacaktyr. Peki bary? güçleri dayatylan bu ikilem kar?ysynda nasyl bir tavyr almalydyr?

    

Öncelikle Baraka Kültür Merkezi, Kybrys halklarynyn özne olamama sorunu demek olan Kybrys sorununda bir taraftyr. Bu taraf olma durumumuz kendini, genel olarak Kybrys halklarynyn, özel olarak da Kybrys Türk halkynyn söz, yetki, karar, iktidar mücadelesinin içinde bunun somut, fiili savunusunu yürütmekle ortaya koymaktadyr. Asimilasyon politikalaryna, TC’nin Kybrys’yn kuzeyindeki i?galine ve Kybrysly Türklerin kendi kendini yönetmesi önünde engel te?kil eden tüm uygulamalara kar?yyyz. Yunanistan’yn Kybrys’yn güneyinde sahip oldu?u etkin pozisyona, Yunan ordusunun gizli i?galine ve adamyzda bulunan Yngiliz Üslerine de kar?yyyz.

      

Bizler Kybrys’yn ba?ymsyz olmasy, Kybrysly Türk ve Elenlerin ise bu ba?ymsyz adada kendi kaderlerine hükmeden halklar olarak birlikte ya?amasy gerekti?ini savunuyoruz. Elbette Kybrys’yn ba?ymsyzly?ynyn da iki halkyn karde?li?inden geçti?ine inanyyoruz. Bu durumda, iki halkyn karde?li?i anti-emperyalist mücadeleden (somutta Kybrysly Türklerin TC devletine kar?y, Kybrysly Elenlerin ise Yunan Devletine kar?y) geçmektedir. Böylesi bir mücadelede kaderi ortak olan halklar elbette Yunanistan ve Türkiye halklary ile de dayany?ma içerisinde olacaklardyr. Mücadelemiz adamyz üzerinde ABD, Yngiltere, AB, Türkiye ve Yunanistan’yn de?il, Kybrys halklarynyn söz sahibi olmasy mücadelesidir. Somutta ise bu, halklar arasy güvenin ve dayany?manyn (tek kelime ile karde?li?in) arttyrylmasy, emperyalist güçler ve onlaryn ta?eronlarynyn her türlü varly?yna kar?y mücadele edilmesi (tek kelime ile ba?ymsyzlyk) mücadelesidir. Önümüzde bir plan olsa veya olmasa, verili durum sürse veya herhangi bir plana “evet” veya “hayyr” denilse, sözünü etti?imiz bu mücadele eninde sonunda verilmek zorundadyr. 

     

O halde “hayyr” veya “evet” demenin, devrimci tavyrdan bakyldy?ynda hiçbir belirleyici anlamy yoktur. Her ko?ulda, sadece “evet” demenin veya sadece “hayyr” demenin emekçi halk kesimlerinin çykaryna hiçbir katkysy olmayacaktyr. Ne “evet” dedi?imiz zaman özne olaca?yz ne de “hayyr” dedi?imiz zaman özne olaca?yz. Çünkü son tahlilde evet dedi?imiz ya da “hayyr” dedi?imiz plan, halklaryn plany de?il emperyalizmin planydyr. “Evet” veya “hayyr” diyen herhangi birisi bunu anti-emperyalist mücadele, halklaryn yeniden karde?le?tirilmesi ve Kybrys’yn ba?ymsyzly?y ile harmanlamalydyr. Bu yapyldy?y takdirde de ki?inin “evet” veya “hayyr” demi? olmasy önemli de?ildir. Önemli olan Kybrys halklarynyn irade sahibi kylynmasy mücadelesi, kendi geleceklerinin tek karar vericisi olmasy talebidir.

    

Bizler, “evet” demenin de “hayyr” demenin de anlamsyzly?yna vurgu yaparak, halklarymyzy “evet” veya “hayyr”laryny gönüllerince vermeye ama asla mücadeleyi bo?lamamaya ça?yryryz. Bu anlamsyzlyk içinde “evet”ten ya da “hayyr”dan yana tavyr almak ve bunu keskinle?tirmek, onaylamady?ymyz bu rejmin tanymlady?y synyrlara hapsolmak onlaryn yaratty?y hareket alany içinde var olmaya çaly?maktyr. Ondan dolayy Baraka’nyn ortaya konacak emperyalizmin planyna kar?y tavry “farketmez”dir. Farketmedi?inin samimi ispaty da farkly Baraka aktivistlerinin farkly oylar vermesi olacaktyr. Çünkü Baraka örgütsel tavyr alarak “evet”i ya da “hayyr”y seçerse; verili iradesizli?i “hayyr” dese bile onaylamy? olur. Bundan dolayy Baraka’nyn tavry “farketmez, önemli olan mücadeledir” ?eklindedir.

     

Baraka Kültür Merkezi

                                                                                                   Ba?ka Bir Kültür Mümkün