8 Haziran 2011 tarihinde DAÜ-Sen ve Sendikal Platform; DAÜ Koleji, İlkokulu ve Kreşinin Türkiye’den Doğa Kolejlerine devrine karşı Başbakanlık önünde eylem yaptı. Baraka Kültür Merkezi aktivistleri de bu eyleme “Özelleştirmeye Hayır” pankartı ile destek verdi.
8 Haziran 2011 tarihinde Sendikal Platform UBP hükümetinin birinci yılı nedeniyle Merit Otel’de düzenlenen basın toplantısını basarak hükümete çok sert tepki gösterdi. Baraka Kültür Merkezi aktivistlerinin de destek verdiği eylem halktan olumlu eleştiriler aldı.
Sendikal Platform, 10 Haziran 2011 tarihinde Eğitim Bakanlığı önünde bir protesto eylemi gerçekleştirdi. Eylemde Güney Kıbrıs’ta okuyan öğrencilerin ayrımcılığa tâbi tutulması eleştirildi. Eylemde aşağıdaki metin okundu:
“İşbirlikçi Ulusal Birlik Partisi sonunda ülkeyi toptan satmaya karar verdi. Siyasi iradeden yoksun tavla teslim giden UBP Hükümeti ülkenin kamusal alanlarını tek tek AKP’ye yakın yeşil sermayeye e peşkeş çekerek Kıbrıslı Türkleri ada üzerinden ortadan kaldırmaya yönelik politikalarına bir halka daha eklemiştir.
Eğitimi siyasete alet eden işbirlikçi UBP Türkiye üniversitelerine kabulüne olanak sağlayan anlaşmada ortaya koyduğu ayrılıkçı ve entegrasyoncu tavrıyla Kıbrıslı Türkleri ırkçı bir yaklaşımla dışlamıştır.
Kıbrıslı Türklerin GCSE, IGCSE ve A’level sınav sonuçlarıyla Türkiye üniversitelerine kabulüne olanak sağlayan YÖDAK ve YÖK arasında yapılan anlaşmayı tam bir faşist kafatasçı zihniyetle hareket ederek KKTC liseleri ve kolejlerinden mezun olmak şartı konarak Güney Kıbrıs’ta okuyan Kıbrıslı Türk öğrencileri ırkçı bir anlayışla dışlamışlardır.
Sözkonusu sınavlar uluslararası bir niteliktedir ve her yıl British Council tarafından dünyanın her tarafında ayni gün, ayni saatte ve ayni sorularla yapılmaktadır. Sınavın değerlendirilmesi de tamamen British Council tarafından yapılmaktadır. Bu sınavlar ne KKTC’nin ne güneyin ne de TC’nin uhdesindedir.
Hükümet tarafından alınan bu kararın Kıbrıslı Türklere uygulandığı iddia edilen izolasyon ve ambargoların da gerçekte kimler tarafından ortaya konduğunu açıkça göstermektedir.
Bu konunun uluslararası bir boyutunun da olduğu apaçık ortadadır. Hiçbir şekilde ve hiçbir aşamasında dahil olmadığımız bir konuda kendi başına ve bu kadar saçma sapan kararlar almak da ancak bizim beceriksiz hükümetin işi olabilir.
Ayrıca burada sorulması gereken bir soru da ülkemizde faaliyet gösteren özel kolejlerin de bu konuda hükümete baskı yapıp yapmadığıdır. Bizce bal gibi de yapmışlardır. Tamamen rant peşinde olan özel kolejlerin daha fazla kar ve daha fazla menfaat sağlama adına bu konuda hükümete baskıları olduğu da apaçık ortadadır.
Sendikal Platform olarak ayrılıkçı, ırkçı ve işbirlikçi UBP hükümetinin bu tavrına karşı artık yanıtımız çok daha sert olacaktır. Onlara rağmen bu ülkenin AKP’nin yeşil sermayesine ve Fetullah Gülen Cemaatine peşkeş çekilmesine her ne pahasına olursa olsun müsaade etmeyeceğiz.
Hükümet olduğunu sananlara bir kez daha seslenmek istiyoruz. Kıbrıslı Türklerin yok olmasına sebep olacak politikalardan vazgeçmeye çağırıyoruz. Yok eğer kavgayı büyütmek niyetindeyseler biz varız. Ancak bundan sonrası olacaklardan da şu anda AKP’nin taşeronluğunu yapanlar sorumlu olacaktır. Herkes bunu böyle bilsin.
SENDİKAL PLATFORM, DP, TDP, BKP, YKP, Baraka Kültür Merkezi”
Recent Comments